Kendine Şefkat Duyuyor Musun?

Biri çok öfkeliyse üstünüze alınmayın; tüm öfkesi kendinedir. Kendine şefkat duymayan insan çevresini de kırıp geçiriyor. “Ben mutsuzsam herkes mutsuz olmalı” diyerek önce kendini sonra sevdiklerini cezalandırıyor.

Kendine Şefkat Duyuyor Musun?

Şefkat insana verilmiş ulvi duyguların en üst noktası. Şefkat aşktan, sevgiden, muhabbetten de daha üstün. Gönlünde şefkat olmayan biri çok sevse bile sevdiğini çok rahat incitebiliyor. Oysa şefkat besleyen biri sevdiğini kırmaktan onu kaybetmekten korktuğu kadar hiçbir şeyden korkmuyor. Bu anlamda şefkat barındırmayan hiçbir sevgi gerçek sevgi değildir.

Evet. İnsan şefkatiyle tüm kâinatı dize getirebilir. Şefkat yaralı her gönlü iyileştirir. Şefkat hasta ruhları tedavi, kırılmış kalpleri tamir eder. Şefkati olmayan insana insan denilmez.

Gelin görün ki bazıları bu yüce duyguyu başkalarına cömertçe verirken kendine cimri davranabiliyor. Kendine acımasızca öfkelenip içindeki çocuğu hoyratça ihmal edebiliyor. Biri çok öfkeliyse üstünüze alınmayın; tüm öfkesi kendinedir. Kendine şefkat duymayan insançevresini de kırıp geçiriyor. “Ben mutsuzsam herkes mutsuz olmalı” diyerek önce kendini sonra sevdiklerini cezalandırıyor.

Tüm hayatımızı etkileyen önemli duygulardan biri olan öz şefkati ne derece kullanabiliyoruz? Sanırım kendimize şefkat duymak yerine sadece acıyoruz. Acı bedende kalıp o canım duyguyu ziyan ediyoruz. Kendine acıyan, yaşadıklarından dolayı mağduriyet hissine kapılan ve bundan beslenen milyonlarca insan bu acınacak halinin arkasına sığınıp hayatın içinde adım dahi atamaz hale geliyor. Bir nevi o hal içinde çakılı kalıyor. Oysa kendine şefkat duymayanın öz saygısı ve öz güveni de eksik kalıyor.

Her insan hayatı boyunca birçok mağduriyetler yaşıyor. Belki büyük çoğunluğu çevresi tarafından hor görülüp acınacak hale düşüyor. Ya da kendisi öyle olduğu zannına kapılarak kendini kör kuyulara kapatıyor. Kör kuyu deyince aklıma bir hikâye geldi. Yeri gelmişken anlatayım. Köyün birinde birinin eşeği kuyuya düşer. Hayattaki tek geçim kaynağı eşek olan sahibi çok üzülür ve telaşla köylüden yardım ister. Tüm köylü kuyuya düşen eşeği nasıl kurtarırız diye düşünmeye başlar. Birçok fikir akıllara gelir. Ama bu fikirlerden eşeğe daha da zarar vereceği düşüncesiyle vazgeçilir. En sonunda; oradan çıkması imkânsız gibi görünen eşeğin, üzerini toprakla örtmek ve daha fazla acı çekmemesini sağlamak, en mantıklı çözüm olduğu düşünülür. Eşeğin sahibi itiraz etse de bir süre sonra başka çare kalmadı düşüncesi ile kabul eder. Tüm köylü el birliği ile eşeğin üstüne kürek kürek toprak atmaya başlar. Her atılan toprağı üzerinden silkeleyen eşek bu sayede yükselmeye başlar. Ve ölmesi için atılan o topraklar eşeğin kurtuluşu olur. Hikâyeye konu olan eşek kendine acıyıp kalmak yerine hakkında verilen kararı zekice fırsata çevirmiştir. Hepimiz çoğu zaman bu kararların altında sırf kendimize acıdığımız için ezilip kalmadık mı?

Kendimize şefkatimiz yoksa başkalarının bize şefkat duymasını bekleyebilir miyiz? Biz ne karar alırsak alalım çevremiz de o karara uyacaktır. İçimizde kurulan mahkemede hâkim de yargıç da biziz. Kendimizi daha ne kadar suçlamaya, aşağılamaya devam edeceğiz. Acaba kaçımız, içimizde kopardığımız fırtınanın dış âlemde şiddet olarak bize döndüğünün farkında? Halen birilerini suçlayıp duruyoruz. Bize zulmedenin başkaları olduğu düşüncesiyle şikâyette yöneliyoruz. Hayır. Hepsi kendimizden kendimize; içimizden dışımıza yansıyan bir ayna misali, kurgulardan ibaret!

İnsan kendi kendine nasıl zulmeder?

Kendi özünden, hakikatindeki güzelliğinden uzaklaştıkça hem içeriden hem dışarıdan zulme uğramaya mahkûmdur. Ayrıca tüm varlığın bir özden yaratıldığı düşüncesiyle minik bir varlığa dahi kötü davranırken aslında kendimize de zulüm etmiş oluyoruz.

Unutmayalım ancak kendine şefkat duyan, tüm varlığı şefkatiyle kucaklar.

Gülay Okuyucu / Yazar / Profesyonel Koç / Evlilik ve İlişki Danışmanı 

Kitaplarımıza ulaşmak için : https://nefes21.com/Kitaplar-Uygulama 

Sosyal Medya hesaplarımızdan bize ulaşmak için ;https://www.instagram.com/gulayokyc/  

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!