Yalancı Özgüven mi? Gerçek Özgüven mi?

Özgüven sahibi misiniz? Evet diyorsanız gerçek özgüven mi yoksa yalancı özgüven mi? Peki, özgüven sahibi nasıl olunur? Özgüvenim yok diyenler bu yazıyı mutlaka okusun.

Yalancı Özgüven mi? Gerçek Özgüven mi?

 Özgüven sahibi misiniz? Evet diyenlere soralım. Gerçek özgüven mi? Yalancı özgüven mi?

Özgüvenli misiniz? denildiğinde hepimiz birşeyler söylüyoruz. Bazımız evet çok özgüven sahibiyim derken, bazımız da benim özgüvenim yok veya düşük gibi cevaplar veriyoruz.

Peki , gerçekten nedir bu özgüven? Hayatımızdaki önemi ne kadar? Gerçek özgüven nedir? Nasıl kazanılır? Bütün bunları ve daha fazlasını bu yazıda bulabilirsiniz.

Hayattaki duruşumuzu, olaylara bakışımızı, davranışlarımızı ve düşüncelerimizi etkileyen en önemli unsurlardan biri özgüven. Diğer bilinçdışı kayıtlarımız gibi özgüvenin de oluşma zamanı 0-6 yaş diyebiliriz. Bazen de 12 yaşa kadar yaşanılan olaylar da bilinçdışı kayıtlara ekleniyor. Yani birçok bilinçaltı kayıtlarımızda olduğu gibi özgüveni de çocukken kazanıyoruz aslında.

Bazı insanlar çok özgüvenli gibi görünür. Ben süperim. Ben herşeyi başarırım. Ben herkesten üstünüm. Ve tam da tahmin ettiğiniz gibi: Kibir, yani kendini beğenmişlik. Dışarıdan özgüvenli gibi gözükse de aslında altında yatan özgüvensizliktir. Kişi içindeki ezikliği ve güvensizliği göstermemek için çok  özgüvenli biriymiş gibi davranır. İşte buna yalancı özgüven diyoruz.

Kibirli kişilerin aslında özgüvensizlik problemi vardır. Çok ilginç değil mi? Belki bazılarınız bunu ilk defa duydu. Şimdi size bundan daha ilginç olan birşeyden bahsedeceğim. Kibirin zıttı olan eziklik ya da 80’lerin deyimiyle aşağılık kompleksi. Özgüveni düşük olan kimseler kendilerini ezik hissederler. Özgüvensizlik üzerine yaptığım çalışmalarda danışanlarıma özgüvensizliğin onlara nasıl bir fayda sağladığını sordum. Bir grup danışanım bunun onları kibirden(!) ve kendini beğenmişlikten(!) koruduğunu söyledi.???

Her şeyde olduğu gibi burada da denge önemli. Ne kendini beğenip, herkesten üstün görüp kibirlenmek ne de kendini değersiz görüp ezik olmak. Bu ikisinin tam ortasındaki denge noktası : ÖZGÜVEN

Şimdi haydi gelin bu özgüven nasıl olmalı biraz da ona bakalım. İnsanın özüne yani Allah(cc)’ın bize verdiği Ruha güvenmesi önemli. Özümüze güvenmek için önce onu bize veren Rabbimizi tanıyıp O’na güvenmemiz gerekiyor. Rabbimizi tanıdıkça O’nun sonsuz güç ve kuvvetini, kudretini, merhametini, şefkatini, sevgisini, cömertliğini, ikram sahibi oluşunu ve adaletini ..... tanır ve O’nu daha çok severiz. Rabbine güvenen gerçek özgüveni bulmuş demektir.

‘Rabbim beni her konuda koruyup kollar, bana yardım eder. Rabbim beni seviyor, ben de O’nu seviyorum. Ben,insan olarak, Allah(cc)ın yeryüzündeki halifesiyim ve çok değerliyim. Rabbimin yardımı ile birçok şeyi başarabilirim. O’nun herşeye gücü yeter.’ diye düşünen, inanan ve hisseden  insan özgüvenli olur.

 Özgüven konusunda sıkıntınız varsa ve seans alma imkanınız yoksa işte size muhteşem bir fırsat! Aşağıdaki çalışmayı kendi kendinize yapabilirsiniz.

Önce 3-5 dakika; derin diyafram nefesleri alın tutun ve yavaşça verin. Kafanızdaki sabotajcıyı susturun. Sakin ve dingin bir hale gelin. Soruların cevaplarını iyice düşünün ve bir kağıda yazın. Sonra bunları sesli bir şekilde kendinize okuyun. Kağıdı katlayıp kaldırın ve hayatınıza güzel bir şekilde devam edin. 

-Özgüvensizlik bir şeye benzeseydi nasıl bir şey olurdu? Şekli,büyüklüğü,rengi ne olurdu?

-Çocukluğunuzda  ilk kez kendinizi ne zaman özgüvensiz hissettiniz?

-Özgüvensizliğin size bir faydası veya faydaları olsaydı bunlar neler olurdu?

-Bunun yerine (özgüvensizlik yokken) neler yaparsanız yine aynı faydaları sağlarsınız?

Şifa olsun.

                                                                                               Esra Bozkurt

                                                                                          Bütünsel Gelişim Koçu

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!