Sübliminal-2 Farkında mıyız?

Biz farkında olmadan subliminal mesajlar hayatımızın her alanına etki ediyor. Yemek alışkanlıklarımızdan tutunda kişisel ve sosyal tüm isteklerimiz yönlendiriliyor. Bilinç üstümüzle biz her şeyi kontrol ettiğimizi düşünsek de, bilinçaltımız sübliminal mesajların istilası altında kalıyor. Farkına varmadan izlediğimiz, dinlediğimiz her bir materyal altında saklı olan bu mesajlar bizim benliğimizi bizden alıyor. Algı sistemimiz dengeden çıkıyor. Algı terazimizin dengeden çıkmasıyla öğrendiğimiz ve öğreneceğimiz her bilgi yer değiştiriyor. Zekâ seviyemiz başta olmak üzere tüm bilgi bankamız şekil ve biçim değiştiriyor.

Sübliminal-2 Farkında mıyız?

Biz farkında olmadan sübliminal mesajlar hayatımızın her alanına etki ediyor. Yemek alışkanlıklarımızdan tutunda kişisel ve sosyal tüm isteklerimiz yönlendiriliyor.

Bilinç üstümüzle biz her şeyi kontrol ettiğimizi düşünsek de, bilinçaltımız sübliminal mesajların istilası altında kalıyor. Farkına varmadan izlediğimiz, dinlediğimiz her bir materyal altında saklı olan bu mesajlar bizim benliğimizi bizden alıyor.

Algı sistemimiz dengeden çıkıyor. Algı terazimizin dengeden çıkmasıyla öğrendiğimiz ve öğreneceğimiz her bilgi yer değiştiriyor. Zekâ seviyemiz başta olmak üzere tüm bilgi bankamız şekil ve biçim değiştiriyor.

Farklı bir bakış açısıyla gelin etrafımızda olan olaylara bakalım. Sübliminal mesajların ne kadar derinde, Nasıl yaralar açtığını hep beraber görelim.

Geçmişten günümüze kitap okuma alışkanlığımızı ele alalım. Eskiden hepimiz kitap okumayı seviyorduk, çünkü kitap okudukça hayal kurma yetimiz gelişiyor ve olaylara bakış açımız değişiyordu. Görsel ve işitsel medyanın hayatımıza yavaş yavaş girmesiyle kitap okuma alışkanlığımız azalmaya ve yok olmaya başladı.

Fark ettiniz mi? Kitap okumaya başladığımızda bir uyku hali ve uyuşukluk hissediyoruz. Dikkat dağınıklığı ve sonrasında görsel ve işitsel bir şeyler izlemek ve dinlemek istiyoruz.

Sizce Neden? Cevabı çok basit aslında sübliminal mesajlar yavaş yavaş kitap okumanın yararlı olmadığını, kitap okurken yatarak okumamız gerektiğini yâda fazla okumamamız gerektiğiniz bilinçaltımıza işledi.

Evet, farkına vardığımız bu durum hepimizin genel sorunu olduğunun farkına vardık. Bu sorunun Üstesinden gelmemizin çok basit ve etkili bir yolu var. Farkındalık penceresinden bakmak.

İzlediğimiz ve dinlediğimiz her görselde farkındalık çizgisini, kendimize alışkanlık haline getirdiğimizde tüm kötü mesajları fark etmemiz ve hissetmemiz mümkün hale gelebiliyor.

Nefsimiz “farkındalık” kelimesini sevmeyecek. Vesveselerimiz önümüze engeller çıkaracak. Bu zorlukları farkındalık penceresinden bakarak, ilahi akışta kolaylığa dönüşüp bilincimizi temizlememize yardımcı olabileceğini görebiliriz.

Sizlere sadece bir alışkanlığımızın zamana göre sübliminal mesajlarla nasıl değiştiğini göstermek ve hep beraber fark etmek istedim.

Hayatımızdaki alışkanlıklarımızı gözden geçirdiğimizde, üretme yetimizin yavaş yavaş nasıl elimizden alındığını görebiliriz.

Hepimizin farkındalık penceresinin açık olması dileğiyle

Farkındalıkla kalın.

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!