İnsansal Dönüşüm Kentsel Dönüşüm

17 Mayıs 2012'de halk arasında Kentsel Dönüşüm Yasası diye bilinen Afet Riski içinde kalan alanların dönüştürülmesini öngören yasa TBMM'de onaylandı. Ülkemizin ?'si deprem kuşağında ve bu alan üzerinde yaşayan nüfus yoğunluğu ?.Büyük sanayi fabrikalarının u'i de bu kuşak üzerinde. İyi niyet ile başladı bu yasa.

İnsansal Dönüşüm Kentsel Dönüşüm

       

17 Mayıs 2012'de halk arasında Kentsel Dönüşüm Yasası diye bilinen Afet Riski içinde kalan alanların dönüştürülmesini öngören yasa TBMM'de onaylandı. Ülkemizin %92'si deprem kuşağında ve bu alan üzerinde yaşayan nüfus yoğunluğu %95.Büyük sanayi fabrikalarının %75'i de bu kuşak üzerinde. İyi niyet ile başladı bu yasa.

       Deprem şartnamelerine uymayan eski,hasarlı,konut,fabrika gibi yapıların yıkılarak tekrar yapılması hatta cazibenin artması için fazladan kat yapılması  gibi kolaylıklar sağlandı. Depremde bir çok insanın hayatı kurtulacak,sanayi yapıları,dolayısıyla da ekonomi,bir çırpıda yerle bir olmayacaktı.Başlangıçta böyle de oldu. İnsanlar daha yeni,konforlu ve daha güvenli konutlara kavuştular,fabrikalarda bundan nasibini aldı.Ama sonra birşeyler oldu.Bu iş insanların,toplumun ve bütünün faydasına olmaktansa,maddi çıkar ve rant yarışına dönüştü. Arsa  ve eski yapı sahipleri daha fazla daire ve para istemeye,yakın akraba, kardeş ve komşularıyla çatışmaya başladı.Yapım işini üstlenen müteahhitler daha çok para kazanmak amacıyla ve rekabet adına iyi hesap yapmadan işi üstlenmeye,maaliyeti düşürmek için malzeme,işçilik ve proje  kalitesinden ödün vermeye,rakiplerine entrikalar yapmaya,resmi kurumlarda gayri ahlaki şekilde imar izinleri almaya başladı.

        Bunların sonucunda, bir sürü bitmeyen yarım kalmış inşaatlar,eski evlerinden çıkıp kiralık ev ve dükkanlarda sürünenler,yakın akraba,eş ve dost arasında kavgaya varan küskünlükler,iflas eden müteahhitler,parasını alamayan batan işçiler... Kalp kırıklıkları,travmalar,üzüntüler,mahkemeler,suya düşen mutluluk hayalleri,hakların helal edilmemesi,düşmanlıklar,bozulan yuvalar,hastalıklar,intiharlar...

 Peki nerede yanlış yapıldı? Amaç mutlu olmak değil miydi ? Herkes,bütün, mutlu olacakken bireysel olarak ben daha çok mutlu olayım demekle mutlu olunuyor mu ? Ya çocuklar,yeni nesil ? Büyükler böyle yaparsa onların çocukları bu travmalar karşısında ne yapacak ? Aileler böyle bir durum yaşayınca toplum ne olacak ? Gelecek nesil kimi örnek alacak? Ülke ne olacak? Niyet neydi akibet ne oldu ? Burada bir şey ortaya çıkıyor. Binaların daha  iyiye dönüştürülmesi gibi insanların da daha iyiye dönüştürülmesi gerekiyor. Eğer kişisel mutluluk istekleri ve niyetler bütünün harına olacak şekilde istenirse herkes daha mutlu ve daha huzurlu olacak. İnsanlar bu kötü ve sıkıntılı durumların farkına varıp, düzelmesini isterlerse işte burada İnsansal dönüşüm eşittir kişisel gelişim devreye giriyor. Kişisel gelişimin yol arkadaşları ve öğretmenleri de Yaşam koçlarıdır.

Mutsuz,huzursuz,arızalı olduğumuzda,herşeyin bittiğini,tüm kapıların kapandığını,düşündüğümüzde,umutsuz olduğumuzda,bizi dinleyip kendimizi dönüştürme yolunda yaptığımız yanlışları fark etmemize yardım eden yaşam Koçları bizi düşünmeye,irdelemeye,hayatın güzelliklerinden vazgeçmemeye ve dinginleşmeye çağırıyor.Bilere hiçbir şey için geç olmadığını,bakış açımızı değiştirerek pek çok arıza ve problemin düzelebileceğini ve bunun için bizim hangi imkanlara sahip olduğumuzu bulmamıza,hatırlamamıza yardım ediyorlar. İnsanlar yaptıkları yanlışlardan dönebilir,kalpler,inşaatlar tamir edilebilir,yarım kalan binalar bitirilebilir,insanların hakları ödenebilir.Yeter ki isteyelim,yeter ki başımıza gelen sıkıntıların,kendi yaptığımız yanlışların,başkaları tarafından uğradığımız haksızlık ve eziyetlerin aslında bizi kendimiz ve toplum için daha iyiye dönüştürmek,daha farkında olmak,ders almak,daha daha mutlu ve huzurlu olmak için geldiğini bilelim.Bütün için iyi olanın kendimiz için de iyi olduğunu farkedelim. Deprem ve afetler için binaları,yapıları kentleri dönüştürebiliyorsak,kendimiz,ailemiz,ülkemiz,dünyamız ve daha iyi bir nesil için de insansal dönüşüm eşittir kişisel gelişimimizi başarabiliriz. Yeter ki niyet edelim.

Ahmet Altınel 

                                                                                                                                                               

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!