Hayallerin Gücü Adına

İlk hayal kurmayı öğrendiğim kitabın adıdır “Korku Nedir Bilmeyen Çocuk”. Elime ne zaman bir kitap alsam heyecanla kapağını açar, okumaya başlamadan önce resimlerine tek tek bakar, ön canlandırma yapardım. O gün ise, hayatımda ilk kez hiç resmi olmayan bir kitaba sahip olmaktan memnun kalmamış ve kitabı bir kenara atmıştım. “İçinde hiç resim yok ki” demiştim büyük bir hayal kırıklığıyla. Annem: ”Resim olmaması daha güzel, gözünde canlandır en azından görsellere bağlı kalmazsın, hayallerinde sen nasıl istersen öyle yaşarsın“ dediğinde denedim; müptelası oldum ve bir daha bırakamadım.  

Bana göre mutlu olmanın yolu hayal kurmaktan geçiyor. Sen hayal ediyorsun, o tezahür ediyor. Kimse hayal kurduğun için bir bedel talep etmiyor. Üstelik gizli dünyanı yalnızca izin verdiklerin görebiliyor. En kalabalık ortamda bile başka bir gezegende olduğunu kimse fark etmiyor.

Hayal kurmayı seviyorsanız muhtemelen ömrünüz benim gibi azar işiterek geçmiştir; üstelik azar işitirken arka koltuğunda oturduğum araba hareket halinde olduğu için, ağaçlarla yaptığım önemli bir veda konuşmasını bölmeye hiç niyetim yoktu.

Hayal kurmak görünmez bir güce sahip olmaktır. İşte o güçler:

Evren bir palet, üzerindeki boyalar ise hayalin ta kendisidir: Hayatınızı baştan sona yeniden resmedebilirsiniz.

Düşerim korkunuz olmadan dilediğiniz ağaca tırmanabilir, bir balinanın sırtında dilediğiniz okyanuslara gidebilirsiniz. Yeter ki isteyin, mesafeler Neil Armstrong’a engel olamadı.

Hayal kurmak; En karanlık ortamdan aydınlığa geçmektir: En karamsar düşüncelerden sıyrılıp, içinizdeki ışığı keşfedersiniz.

Dilediğinde bulutları ellerinle aralayıp ötesini görmektir:  Gözlerinizi kapatın ve yalnızca seyredin. Pamuktan evinizde koltuğunuza kurulabilir, manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. 

Hayal kurmak; Çizdiğin tüm resimlere can vermek, rüyalarını tezahür ettirmektir: Çimenlerin arasında bir derenin kenarında çıplak ayaklarınızla toprağın nemini hissederken, şırıltı sesleri eşliğinde çiçeklerin kokusunu alabilirsiniz.

Ve hayal kurmak aslında içindeki çocuk olmaktır: Düşseniz de dizlerinizin acısını umursamadan yeniden ayağa kalkabilir, mucizelere tanık olabilirsiniz.

Hayal etmek; bilinçaltını dönüştürme ve tüm hayatımızda mutlu olacağımız değişimler yaşamaya büyük etkide bulunur. İnancı olumlu yönde etkiler ve güçlendirir. Cesareti, özgüveni artırır. Olumsuz yönlerin iyileşmesinde verimli rol oynar. Evreni tanıma yolunda büyük bir adımdır.

Aldığım eğitim ödevlerimden birinde sevgili hocam “Bir Balığı Ağaca Tırmanma Performansıyla Değerlendiremezsin” sözünü açıklamamızı istemişti. Bu noktada Einstein der ki: “Mantık sizi A noktasından B noktasına götürür. Hayal gücü ise her yere.” Her şey hayalle başlar temelinde ise inanç yatar. Bizler ise o inanca sahip hayalleri gerçekleştirme gücüne sahip mucizeleriz. O halde bir balık dilerse ağaca tırmanır, dilerse bir kelebeğin kanatlarında en güzel masal diyarlarına uçar.

 Derya Akbayrak